İptidai Mektep kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İlkokul
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Muvazzaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görevli, Ödevli, Ödevlenmiş
Henüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şimdi, Az Önce, Daha, Hâlâ, Yeni
Sümüklü Böcek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlbiz
Müsteşarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakan Yardımcılığı
Caka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş, Çalım, Fiyaka, Kabadayılık
Ezel Ebet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ebediyen
Zade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oğul, Oğlu, Evlat
Filolog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilbilimci
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Celalli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hırçın
Enikonu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyice, İyiden İyiye, Adamakıllı, İnce, Oldukça
Kapatılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesilmek
Tümel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Külli
Ankebut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örümcek
Sıkı Fıkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teklifsiz
Tenzil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İndirme
Aşıkmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acele Etmek, Telesmek
Tartışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mübahase Etmek, Münakaşa Etmek
Toplantı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deri, Dernek, İçtima, Meclis, Yığıncak
Hali kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Issız, Tenha
Sarhoş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçkili, Esrik, Dumanlı, Küp, Mest, Esri, Sermest
Omurga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Temel, Amudu Kari
Hâl Tercümesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öz Geçmiş
Yarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ferman
İz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alamet, Bulaşık, Çığır, Delalet, Emare, Eser, Kanıt, Nişan, Yer, İm
Öcü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Umacı
Çözülmüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahlul
Espas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aralık
Herkes kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümü, Hepsi, Hamı, Âlem, Cümle, Dünya, Kâinat, Millet
Okşamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzemek, Sevmek, Sıvamak, Sıvazlamak, Dövmek, Övmek
Vakar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlılık, Temkinlilik, Yalım, Onur
Boşboğazlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yave, Zırva
Emir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buyruk, Ferman, İstek, Komut, Talimat
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.