İnanmış kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kani
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Salt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tek, Sırf, Yalnız, Arı, Mutlak, Yalnızca, Saltık
Fethetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açmak, Almak, Girmek, Savaşarak Almak, Ülke Açmak
Yerinde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyi, Münasip, Şık, Uygun, Yeterli
Nokta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlamak, Konu, Yuv, Çekit, Bekçi, Benek, Derece, Gözcü, Nöbetçi, Puan, Radde, Sınır, Yer, Durak
Yakamoz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parıltı
Dölüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cenin
Literatür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynaklar, Yazın, Edebiyat, Kaynak
Tuluat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğaçlama
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sayha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çığlık, Bağırış
Senelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıllık
Gözetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korunmak, Bakmak, Beklemek, Himaye Etmek, Kayırmak, Kollamak, Korumak, Kovmak, Sakınmak, Özen Göstermek, Himaye Etmek, Müterakkip Olmak
Namertlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçaklık
Alemdar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayraktar, Sancaktar, Önder
Trajedi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Facia, Ağlatı
Eşkâl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şekil, Biçim, Görünüş, Kılık
Havuç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kök, Yerkökü
Azadelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özgürlük
Çanak Yalayıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalkavuk
Olabildiğince kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oldukça
Boş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abes, Açık, Anlamsız, Bilgisiz, Havai, Münhal, Yararsız, Gereksiz
Ses Seda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alamet, Belirti, Haber, İz
Kat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitirme, Daire, Defa, Gömlek, Huzur, Karşı, Kez, Makam, Mertebe, Mevki, Ön, Tabaka, Yamaç, Yan, Takım, Misil
Tevekkeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna, Nedensiz, Boş Yere, Amaçsız
Mutabakat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muvafıklık, Uygunluk, Uyum, Yekdillik, Özdeşlik, Anlaşma, Uyuşma
Yalçın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düz, Çıplak, Sarp, Dik, Kaygan
Dolayı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Ötürü
Gezme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seyran
Vazıh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Aydın, Aydınlık, Belli
Alakasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlgisiz
Çıngı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elektrik, Kıvılcım, Parça, Zerre
Mineraloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bileşikbilim
Kredili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güvenilir, İtibarlı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.