İdrar kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Hacet, Sidik, Çiş
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Mahkûm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hükümlü, Mecbur, Cezalı
Namus Borcu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Borç
Madara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötü
Tanıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şahitlik
Zehirli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağılı
Primat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maymun
Kahvehane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kahve
Umursamaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önemsemez, Lakayıt
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Direşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak, Sebat Etmek, Diriktin, Can, Ruh
Karalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazmak, Çizmek, Leke Sürmek
Çağlayık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Kaynarca
Mösyö kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bey, Bay
Layiha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Proje, Tasarı
Şinanay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevinç, Memnunluk; Cicili Bicili
Mineraloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bileşikbilim
Şatafat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş, Süs, Cafcaf, Lüks, Tumturak
Göl Ayağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayak
Konuşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diyalog, Söyleşmek, Danışmak, Sohbet Etmek, Söz Söylemek, Söz Etmek, Bahsetmek
Gözlemlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözlemek, Müşahede Etmek
Destar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örtü, Sarık
Plajirizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmacılık
Pistole kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Püskürteç
Saklanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahfuz
İzlem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takip
Sürdürümcü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abone
Takdim Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak, Tanıştırmak, Tanıtmak
Kızgınlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gazap, Hiddet, Hırs, Hışım, Öfke
İçi Boş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Kof
Bürümek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Basmak, Kaplamak, Örtmek, Sarmak, Tutmak, İstila Etmek
Titiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çakal, Müşkülpesent
Bir Tahtada kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yekten
Bağdaşık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Homojen, Mütecanis
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.