Önyargı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Peşin Hüküm (önyargı >> doğrusu >> ön yargı)
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Dakik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usturuplu, Düzenli İşleyen
Galip Gelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazanmak
Hizip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüntü, Deste, Grup, Kısım, Tayfa, Bölük, Klik
Giyecek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Giysi, Kıyafet, Elbise, Giyim, Giyinecek, Paltar, Üst
Müesses kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurulu
Katileşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesinleşme, Kesinleşmek
Yabanketeni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şeytansaçı
Tevkif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıkoyma, Tutuklama, Durdurma, Tutma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Rehin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutu
Sundurma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hangar, Hayat
Pusat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Silah
Sibernetik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güdümbilim
Mayalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekşimek
Patlatılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atılmak
Koşu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşun
Mağfiret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlanma
Hâkimane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Egemence, Yargıçça
Video kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Videoteyp, Sın
Merdiven Korkuluğu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırabzan
Müessese kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuruluş, Kurum, İşletme
Kuvvetleştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekit
Evet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beli, Efendim, Oldu, Olur, Peki, Tamam, Ya
Paranoya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşkil, Şüphe, Kuşku
Otonomi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özerklik, Muhtariyet
Anımsatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyarmak
Toplamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derlemek, Dermek, Düzeltmek, Kaldırmak
Çabuklaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tezleşmek, İvedileşmek, Süratlenmek, Hızlanmak
Muharip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savaşçı
Sefih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Uçarı, Düşkün
Manzara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Görüntü, Görünüm, Görünüş
Ümük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Gırtlak
Büyütmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abartmak, Mübalağa Etmek, Bakmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.