Çelmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Badalak Vurmak, Çalmak, Engellemek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Dava kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Celse, Sevgili, Sorun, Ülkü, Konu, Sav, Mesele
Vedalaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğurlaşmak
Yırtıkça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Girişken, Hafifmeşrep, Oynak
Katran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zift
İskambil Kâğıdı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâğıt
Sebze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zerzevat, Yeşillik, Göveri
Kızmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asabileşmek, Gazaplanmak, Hiddetlenmek, Öfkelenmek, Sinirlenmek
Mukayese Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmak, Kıyaslamak, Salıştırmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tecahül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilmezlenme
Zati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zaten, Doğrusu, Aslında, Esasen
Banak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lokma
Vize kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Resmi İzin; Ara Sınav
İtaatkârlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teslimiyet
Yakınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağlamak, Koymak, Sızlamak, Sızlanmak, Şikayet Etmek
Bunca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Epey
Yurttaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vatandaş
Teras kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taraça, Artırma, Seki, Dam
Boğmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bastırmak, Sarmak
Temas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değinim, Dokunma, İlişki, Görüşme, Münasebet, Ulaşım, Değme, İlişki Kurma, Bağlantı, Ulaştırma, Bahsetme
Başarım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Performans
Takipçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzlemci
Muhtaç Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gereksinmek
Soygun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vurgun, Yağma
Singin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkılgan, Utangaç, Sindirilebilen, Hazmı Kaabil
Paspal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parsal
Döner Sermaye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döner
Tesadüf Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rastlamak, Rastlaşmak
Rakip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hasım
Maharet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetenek, Beceri, Beceriklilik, Ustalık, El Uzluğu, Uzluk
Seccade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Namazlık
Mecnun Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıldırmak, Delirmek
Tekmillemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlamak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.