Çabukluk kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Tezlik, İvedi, Sürat, Hız
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Karşılık Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değmek, Karşılamak
Yazlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayfiye
Otorite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetkili, Yetke, Sulta, Erke
Kesinti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fasıla, Tutma, Tutulma, İnkıta
Mercimek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yasmık
Örnek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emsal, Göstermelik, Misal, Numune, Biçim, Şekil, Model, Tıpkısı, Misil
Zayıflık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıskalık, Cılızlık, Arıklık, Çelimsizlik, Enezlik, Yetersizlik, Zaaf, Zafiyet
Korluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mangal
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Aparey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz
Baygın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayılmış, Süzgün, Sevdalı, Aşık, Dökülmüş, Yığılmış
Ruzname kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gündem
Çevrilemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek
Askı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asılgan, Fener
Müslim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müslüman
Lav kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Püskürük
Çekül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şakul
Feragat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vazgeçmek, Elçekme, İmtina
Kamu Oyu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçtimai Rey
Sayışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplaşmak, Takas Etmek
Koyulaştırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teksif
Yer Bilimci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Jeolog
İtaat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baş Eğme, Söz Dinleme, Boyun Eğme, Buyruğa Uyma
Dosya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dizeç, Şahsi İş
Zararlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dokuncalı, Muzır, Tahripkâr, Kötü, Muzır, Olumsuz, Pis
Gedik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmtiyaz, Kertik, Yara, Büyük Çentik, Rahne, Çatlak, Aralık, Kusur, Bırakı
Dürme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lahana
Nakliye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşıma
Bacı Oğlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeğen
Öfkelendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızdırmak
Totemci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onguncu
Hamal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşıyıcı, Yükçü
Metruk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakılmış, Kullanılmayan
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.