Yanlış kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Hata, Sehiv, Yanılgı, Hatalı, Aykırı Olan
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Nezaketle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nazikâne
Meyit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ceset
Darlaştırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tazyik
Diuca Speculifera kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buzulkuşu
Kara Yüzlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Günahkâr, Suçlu
Salmalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Otlak
Veremli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verem
Tasarruf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biriktirim, Tutum, Kullanma Yetkisi, Para Biriktirme, Artırım
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Lojman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konut, Devlet Evi
Kaynatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak
Linolyum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muşamba
Çete kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuldur Destesi
Eyalet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşra, Vilayet
Neşter kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bisturi
Argıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçit, Dağ Geçidi, Boğaz, Dağ Boğazı, Derbent
Misak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antlaşma, Bağlaşma, Sözleşme
Güzelhatunçiçeği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nergis Zambağı
Tebligat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri, Bildirimler, Bildiriş
Mermi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gülle, Kurşun
Murakıp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denetçi
Nemsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rutubetsiz, Terilsiz
Aşağı Yukarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaklaşık, Takribi, Tahminen
Sağlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esenlik, Afiyet, Keyif, Mizaç, Sıhhat, Tost
Bitim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nihayet, Son
Keçiyolu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Patika
Kemalizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atatürkçülük
Buyuru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buyruk, Emir
Hastalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dert, İllet, Tutku
Sicilli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sabıkalı, Müseccel
Bozuk Para kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Bozukluk
Manzara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Görüntü, Görünüm, Görünüş
Aynek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözlük
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.