Yabansımak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı:
Tuhaf Bulmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kayırıcılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İltimasçılık
Mutekit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dindar, Mümin
Kabilinden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gibi
Lafçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşkan, Dedikoducu, Geveze
Müdafaa Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korumak, Savunmak, Tutmak
Kurulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Böbürlenmek, Yerleşmek
Kıskançlık Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıskanmak
Bir Nebzecik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küçücük
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Antiparantez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antiparantez değil, doğrusu; Antrparantez: Ayrıca, Ayraçta, Söz Arasında, Sırası Gelmişken, Söz Açılmışken, Akla Gelmişken, Konuyla İlgisi Olmaksızın
Hareket kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akım, Davranış, Deprem, Devinim, Eylem, Faaliyet, Fiil, Tutum, Yürürlük, Devinme, Kımıldanma, Yola Çıkma
Kolluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Manşet; Polis Veya Jandarma, Zabıta
Telgraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tel
Sadet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevzu
Vıyıldamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vınlamak
Sebzevat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sebze
Melül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzgün, Bezgin
Cangıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kargaşa
Soldurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak
Gözlemevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rasathane
Mütehammil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı
Seci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nesir Kafiyesi, İç Uyak
Bırakı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gedik, İmtiyaz
Gariplik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tuhaflık, Acayiplik, Elginlik, Kimsesizlik, Garabet
Nahiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölge, Bucak, Kamun
Köpürme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feveran
Zar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cidar, Çeper, Perde
Ateş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Od, Nar, Acı, Coşkunluk, Hınç, Hırs, Öfke, Tehlike
Aşkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçkin, Üstün, Çok, Fazla
Kararlaştırılmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muayyen
Muti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baş Eğen, İtaat Eden, Eslek
Şarap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çakır
Üstünkörü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Gelişigüzel, Sathi, Yalandan, Yarım Yamalak, Yüngül
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.