Yön kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Cihet, Cephe, Husus, İstikamet, Semt, Taraf, Veçhe, Yan
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
İradesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstençsiz
Murabba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dördül, Dörtgen, Kare, Reçel
Hava kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tenek, Atmosfer, Ambiyans, Ahvalruhiye, Âlem, Beste, Cazibe, Çevre, Durum, Eda, Esinti, Esir, Gökyüzü, Keyif, Muhit, Ortam, Tarz
Süsleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tezhip
Laboratuvar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deneylik
Köpyak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehram, Piramit
Şaklaban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şakacı, Dalkavuk, Lağlağıcı, Şen, Güldürücü
Bakire kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erden, Kız, Kızoğlan, Kızoğlankız
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tepelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eziştirmek, Hırpalamak, Yakşıca Dövmek
Duhul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Giriş
Tepeden İnme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaşırtıcı
Fiksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapıntı, İmge, Kurgu
Berduş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başıboş, Serseri, Bozuk, Pis
Sunturlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli, Gösterişli, Yaman, Berbat, Dehşetli
Teneffüs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mola, Paydos, Solunum, Ara, Dinlenme Zamanı
Tepesi Atmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öfkelenmek
Kurşun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gülle, Mermi
Süsen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Susam
Koçu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabadayı
Gönül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, Can, Dil, Hatır, İçeri, İstek, Kalp, Karın, Sine, Yürek
Mıhsıçtı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cimri
Kabzımal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Komisyoncu
Gücendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İncitmek, Yaralamak, Kırmak
Antoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seçki
Seferberlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İş Birliği
Burma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Musluk
Sekil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seki
Carcar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geveze
Lağa Koymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek
Yüzünden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nedeniyle
Yemeni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tülbent, Çit, Değirmi, Yazma, Ayakkabı
Yön kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cihet, Cephe, Husus, İstikamet, Semt, Taraf, Veçhe, Yan
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.