Uydurmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Becermek, Bulmak, Elde Etmek, Sağlamak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Lığ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alüvyon
Ufalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küçültmek
Mevkute kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Periyodik
Düzensiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Dağınık, Karışık, Perişan, Savruk
Ölçülmüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölçülü
Solumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nefes Almak
Bitek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verimli (toprak), Mümbit
Gerçekli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhakkak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Semere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meyve, Ürün, Verim, Yemiş, Yarar, Sonuç
Yalınca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çırılçıplak
Sahife kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayfa
Sıskalaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurumak
Maharet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetenek, Beceri, Beceriklilik, Ustalık, El Uzluğu, Uzluk
Vaat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söz Veriş
Abır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Giyim, Haya, Haysiyet, Hürmet, Kadir Kıymet, Kıyafet, Şeref, Üst Baş
Kıpırdanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıpırdamak
Okusuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ümmi
Erbap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usta, Ehil, Yetkili
Kelam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söz; Söyleme
Kaygılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meraklı
Çobanyastığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Papatya
Ezancı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müezzin
Şimdi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı O An, Az Sonra, Yakında, Hazır, Az Önce, Biraz Önce, Demin, Halen
Deme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağıt, Anlam, Atasözü
Afsun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyü, Sihir, Efsun, Füsun, Bağı
Cezire kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ada, Aral
Sıkıştırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tazyik
Bükülme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devrim
İğne Yapmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğne Vurmak
Ders kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi Verme İşi, Çimke, Öğüt, İbret, Öğretici İz, İhtar, Muhazara
Alaçık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çardak
Anamalcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sermayedar
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.