Turunçgiller kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Narenciye
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Üstenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taahhüt
İhtar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hatırlatma, Uyarma, Haberdarlık, İkaz, Uyarı, Anımsatma, Dikkat Çekme, Uyartı
Görelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Bağıntı
Muziplik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takılganlık
Derken kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bu An, Bu Vakit, O An, O Vakit
Ün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ad, Nam, San, Ses, Şan, Şeref, Şöhret, Tavış
Kalıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Orak
Primitivist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkelci
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Bukağılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilek
Tamamıyla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümüyle, Tıpkı
Durgunluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nekahet, Sükûn, Sükûnet
Düğün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlence, Cemiyet, Tören, Toy, Deri, Dernek
Hükümet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakanlar Kurulu, Kabine
Emtia kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mallar
Miğfer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlık, Tolga, Tuğulga
Mahfaza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korunak, Mücre, Sandıkça, Kavza, Kap
Lehimci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynakçı
Ezgi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gidiş, Haz, Melodi, Nağme, Sıkıntı, Şarkı, Tarz, Tempo, Terane, Üzüntü, Yol, Lahin
Taze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Körpe, Dinç, Yaş, Yeni, Yorulmamış
Metazori kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorla
Kapkaççı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alelade, Üstünkörü
Tezahür Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek
Motifli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örgeli
Gözlemlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözlemek, Müşahede Etmek
Müfte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beleş
Bulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elde Etmek, Keşfetmek, İcat Etmek, Seçmek, Sağlamak, Temin Etmek, Cezaya Uğramak, Hatırlamak, Tapmak, Karşılaşmak, Sahip olmak, Tedarik Etmek, Teşhis Etmek, Çıkarmak, Ulaşmak, Uydurmak
Kıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayak, Bacak, Dip, Küfe
Vasıtacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ara Bulucu
Helezoni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarmal
Çığlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feryat, Figan, Acı, Bağırtı, Çığırtı, Vaveyla
Kokmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koklamak, Kokuşmak
Kılıbık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avratağız
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.