Terekküp kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bileşme
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Namına kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerine
Gayret Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabalamak, Uğraşmak
Elvermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetmek, Uymak, Uygun Görmek, Kifayet Etmek
Geçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaka
Cilvelenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fıkırdamak
Nakliyat Değişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktarma Yapmak
Nöbet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Defa, İş, Kez, Sıra, Keşik, Kezik, Gezek, Yüksek Ateş
Kılgı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tatbik, Ameliyat, Pratik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Filan Falan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Falan Filan
Nakışsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bezeksiz
Asabilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinirlilik
Gülümseyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütebessim
Kazmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hakketmek, Deşmek, Oymak
Çekim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cazibe, Cezbetme, Tasriflenme
Uygulanan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçerli
Öteki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diğer, Diğeri, Öbür, Öbürü, Sair
Dubara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Hile, Oyun
Büzdürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büzmek
Zanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanık, Şüpheli
Hımbıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Miskin, Budala, Tembel, Uyuşuk
Elulağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı, Yamak
Motif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örge, Nakış
Lengüistik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dil Bilimi
Porsumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pörsümek
Rabıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağ, Bağlama, Bent
Yıkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ören, Harabe
İtibar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haysiyet, Kadir, Kredi, Onur, Ölçü, Rağbet, Saygınlık, Prestij
Zahir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görünen, Açık, Belli, Elbette, Görünüş, Şüphesiz, Kuşkusuz, Meğer, Dış Yüz, Yardımcı, Arka, Destekleyen
Göçkün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göçebe
Tuluat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğaçlama
Şut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vuruş, Atış, Darbe
Tahsis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırma, Özgüleme, Örüleme; (Aylık) Bağlama
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.