Tedavi Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Düzeltmek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kımıldatma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahrik
Gerilim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tansiyon
Oda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göz
Vizyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görünüm, Ülkü, Sağgörü, Gösterim, İleri Görüş, Uzgörü
Yağar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yağmur
Gülük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hindi
Şaki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haydut, Kuldur, Soygunçu
Tornistan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tersyüz Etme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Mineralojik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bileşikbilimsel
Kıyak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gaddar, Mükemmel, Zalim
Hâkimlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yargıçlık
Spiker kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşman, Sunucu
Tekörnek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekbiçim, Yeknesak, Standart, Muttarit
Şahinci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sunkurcu
Celp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Getirtme, Çağrılık, Kendi Üzerine Çekme
Alesta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harekete Hazır, Tetikte
Rastlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çatmak, Düşmek, Karşılaşmak, Rast Gelmek
Zekâ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıl Yürütme, Anlak, Dirayet, Zeyreklik, Feraset, Kafa
Laden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürme, Rastık
Perukar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berber
Müstacel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İvedi, Acele
Sahife kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayfa
Sıralama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanzim, Tertip
Parabol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katı Mükai
Belgit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Senet, Burhan, Hüccet, Delil
Mahfil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplantı Yeri, Dernek, Çevre
Küçük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ufak, Mini, Balaca, Mikro, Değersiz, Önemsiz, Bayağı, Enik, Ivır Zıvır
Tutma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesinti
Alt Bölüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım
Veliyullah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Veli
Brüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesintisiz Para; Darası Çıkarılmadan Tartılan
Engel Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıkoymak, Çelmek, Göğüslemek, Menetmek, Önlemek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.