Tabut kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sal
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Otlatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Otarmak
Mahkeme Kararı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hüküm
Terennüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Irlama, Ötme, Şakıma
Sulanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Su Koyuvermek, Cıvıtmak
Eylem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fiil, Hareket, İş, Etki, Aksiyon, Ameliye, Ameliyat, Amel
İnşa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapı Kurma, Yapı Yapma, Kurma; Düz Yazı, Nesir
Müptelalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İptila
Biabır Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Salavat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salat
Asılgan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Askı
Evvel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçmiş, İlk, Kabak, Önce, Önceki
Pervasızca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınmadan
Rençper kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiftçi, Irgat, Gündelikçi, Eğner, Tarım İşçisi
Supleman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ek
Gereksiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Abes, Boşuna, Fuzuli, Lüzumsuz, Nahak, Yararsız
Objektif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nesnel, Mercek
Jeoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yer Bilimi
Adale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kas
Mantar Hastalığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mantar
Dövüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kavga, Şike
Şaşaalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parıltılı, Görkemli, Gösterişli
Göre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diye, İçin, Nazaran, Uygun Olarak, Uyarınca, Gereğince, Tevfikan, Bakılırsa, Sorulursa, Fikrince, Bağıntılı
Kazanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Çıkmak, Galip Gelmek, Yenmek
Tehlike kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekince, Ateş, Korku, Risk
Yeğin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baskın, İyi, Katı, Üstün, Zorlu, Şiddetli
Sahipli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyeli
Çor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hastalık, Dert; Sığır Vebası
Bağ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demet, Deste, Denk, Sargı, Bahçe, İlgi, Bent, İlişki, Rabıta, Teneklik
Terakkiperver kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlerici
Kolon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sütun
Dâhil Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katmak
Hasretlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılık
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.