Serkeşlik Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Başkaldırmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Apolet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Omçak, Omuzluk
Tesettür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örtünme
Altüst Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkmak
İfrat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı
Ümranlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayındır
Ön kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beri, Önce, Mukaddem, Evvel, İleri, Üstün, Makbul, Kabak, Civar, Huzur, İlk, Karşı, Kat, Yamaç, Yöre
Şahadetname kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diploma, Lisans Belgesi, Belge
Güvenli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emin, Emniyetli, Tehlikesiz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Balçak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabza
Koca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adam, Ağa, Bey, Büyük, Efendi, Er, Erkek, Eş, Geniş, İhtiyar, İri, Kişi, Kocaman, Moruk, Pir, Ulu, Yaşlı, Yüksek, Zevç
Soğuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dargın, İtici, Şekerrenk
Oyma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hâk
Alıkoymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bekletmek, Engellemek, Ayırıp Saklamak, Hapsetmek, Saklamak, Tutmak, Yubatmak
Duraç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaide
Ciddi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Gerçek, Salmaklı, Tehlikeli, Endişe Veren, Ağır, Vahim, Kritik, Gülmeyen, Güvenilir, Sağlam, Önemli, Vahim, Vakur, Veznin
Tüvana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Dinç, Kuvvetli
Belirleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tayin, Tespit
Berat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belge, Patent, Nişancı
Bilgin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âlim, Bilimci
Kımıldanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deprenmek, Kımıldamak
Sıfır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Yeni
Paha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Eder, Fiyat, Karşılık, Kıymet
Tom kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kubbe
Koyun Bakışlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Şaşkın
Mualla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüce, Yüksek
Rihlet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göç, Ölme
Prensip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kural, İlke
Aygıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz, Araç, Alet
Çeki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Tartı, Üzüntü
Sınaat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zanaat
Lağa Koymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek
Kâşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çini
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.