Sapıtmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Delileşmek, Saçmalamak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Senkronize kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşanlı
Mavera kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öte
Sövme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalay, Küfür
Bağırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nara, Nida
Yönder kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mürşit
Pürist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özleştirmen
Kumsal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıyı, Plaj, Sahil, Kumluk
Tezyifkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Bayağı, Kötü
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Söz Başı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ön Söz
Bütünleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkmal, Tamamlama
Cumhuriyet Altını kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cumhuriyet
Bakmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aramak, Beslemek, Denemek, Görmek, Gözetmek, İlgilenmek, İncelemek, Karışmak, Korumak, Seyretmek, Uğraşmak
Endogami kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçevlilik
Alplık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kahramanlık
Telesmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acele Etmek, Aşıkmak
Oranlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demek, Hesaplamak, Karşılaştırmak, Kıyaslamak, Ölçmek
Har kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızgın, Sıcak, Yakıcı
Güre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekingen, Dinç, Korkak, Kuvvetli, Ürkek, Erke, Enerji, Yabani
Devşirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derlemek, Dermek, Toplamak
Kaynamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fokurdamak, Artmak, Coşmak, Çoğalmak, İyileşmek, Yoğunlaşmak
Doğal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saf, Tabii, Natürel
Teleobjektif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzmercek
Güldeste kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seçki, Buket, Antoloji
Mülakat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Musahabe, Söyleşi, Buluşma, Kavuşma, Konuşma
Tükenmez Kalem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tükenmez
Emretmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buyurmak
Estağfurullah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aman Efendim, Rica Ederim, Öyle Söylemeyin, Utandırıyorsunuz Efendim
Ezel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öncesizlik, Başlangıcı Olmayan
Mai kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mavi
İçindekiler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fihrist
Yakalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaka
Çalapaça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorla Yürüterek, Sürükleye Sürükleye
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.