Sanrı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Birsam, Halüsinasyon
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tasarruf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biriktirim, Tutum, Kullanma Yetkisi, Para Biriktirme, Artırım
Ökçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taban, Topuk
Faizsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üremsiz
Karşı Durmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direnmek, Göğüslemek
Doğal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saf, Tabii, Natürel
Göz Kırpımı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lahza
Halk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahali, El, Kamu, Folk
Açımlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşrih Etmek, Şerhetmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Yardakçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elbir, Hempa
Şaka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Latife, Yarenlik
Gün Batısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batı
Konglomera kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığışım
İktidarlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü
Arız Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşmak, İlişmek
İcraiye Komitesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belediye
Dosya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dizeç, Şahsi İş
Yangı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İltihap, İrin
Bilvasıta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolaylı, Araçlı, Araçla, Dolayısıyla
Kutur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çap; Köşegen
Gerginlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerilim
Ahvalat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vukuat
Fena Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Fenalaşmak
Oturuşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yatışmak
Oyunbozan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mızıkçı
Farklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başka, Değişik
Sıkıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Komprime; Düşük
Sismograf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Depremölçer
Taahhütlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alındılı, Bağıtlı
Manav kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göğerti Satan, Sebzevatçı
Çiğindirik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Omuzluk
Tecavüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saldırı, Sarkıntılık, Sataşma, Geçme, Aşma, Çatma
Tekdüze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuru, Yeknesak, Monoton
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.