Sandalye kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İskemle, Koltuk, Kürsü, Makam, Mevki, Orun
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Örtbas Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İdare Etmek
Cet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ata, Dede, Büyük Baba
Muvafık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygun
Oyçokluğu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekseriyet
Yasakçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bekçi, Nöbetçi
Galiba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtimal Ki, Olabilir Ki, Görünüşe Göre, Anlaşılan, Kuvvetle Sanılır Ki
Murabba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dördül, Dörtgen, Kare, Reçel
Renin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnilti, Haykırış
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Patron kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşveren, Biçit, Kalıp, Sahip
Alkım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ebekuşağı, Eleğimsağma, Gökkuşağı, Alaimisema, Kavsi Kuzah
Teolog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinbilimci
Ölçülmüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölçülü
Fukaralık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoksulluk, Güçsüzlük
Sıtma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Titreme, Malarya
Yalımlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güvenilir, Muteber, Onurlu, Ağır Başlı, Vakur
Suçsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Masum, Günahsız
Yaşlı Başlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olgun
Bakır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mes
Teşerrüf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onurlanma, Şereflenme
Kardeş Oğlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeğen
Samanyolu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kehkeşan
Maznun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanık
Gırla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alabildiğine, Pek Çok
Facia kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Afet, Fecaat, Acıklı Olay, Bela; Trajedi, Drama, Ağlatı, Çok Acıklı Tiyatro Oyunu
Yüzsüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utanmaz, Sıkılmaz, Arsız, Vicdansız, Çekinmez, Hayasız
Vatani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yurtsal
Çömmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çömelmek
Hapşırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksırmak
Kafile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölük, Konvoy
Muştuluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müjde
Sefa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahatlık, Eğlence, Neşe, Zevk, Gönül Şenliği
Hukuki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüzel
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.