Saldırmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Atılmak, Hücum Etmek, Salmak, Sarmak, Yürümek, Taarruz Etmek, Tecavüz Etmek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Haberdarlık Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyarmak
Maskaralık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soytarılık
Bağdarlama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Program
Başlıca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Gerçek
Monte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Montaj
Zorluklar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müşkülat
Yelkovan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akrep
Dupduru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berrak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tüze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adalet, Hukuk
İstisnasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıksız
Rastlanmamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksilmek
Güneş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gün
Beter kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Berbat, Daha Kötü, Çok kötü
Neşterlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deşmek
Katlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahammül Etmek, Dayanmak, Çekmek, Dözmek, Götürmek, Hazmetmek, Kaldırmak, Taşımak, Yutmak
Piknik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kır Aşı, Seyir, Kır Yemeği
Sak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sap, Uyanık, Gözü Açık, Müteyakkız
Tamamıyla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümüyle, Tıpkı
Bekas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çulluk
Haczetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Girev Götürmek
İçtima Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplanmak
Gürlek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağlayan
Harek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sedye
Tepesi Üstü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tepetakla
İltihak Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Girmek, Katılmak
Sicilli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sabıkalı, Müseccel
İşbaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşgüzar
Tarh Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak
Tevazu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçak Gönüllülük, Gösterişsizlik
Vikaye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koruma
Özvarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nefis
Salâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzelme, İyileşme, İyilik
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.