Sürdürümcü kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Abone
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Eğlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak, Oyalamak, Durdurmak, Durdurmak; Avutmak
Ahraz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilsiz
Katileşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesinleşme, Kesinleşmek
Keçiboynuzu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harup
Vandöz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Satıcı
Örtülü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Kapalı, Müphem, Saklı
İnam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emanet, Vedia
Bunaltmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğmak, Sıkmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
İsteksiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gönülsüz
Eften Püften kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıksız, Derme Çatma, Çürük, Değersiz
Yetinme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İdare, İktifa, Kanaat
Top kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamamen, Tomar, Toparlak
Bereketli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bol, Verimli, Gür, Mübarek, Verimli
Başvuru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müracaat
Beslemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doyurmak, Yetiştirmek, Bakmak, Desteklemek, Eklemek, Katmak
Öge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dahi; İlke, Unsur, Eleman
Raf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terek, Sergen
Rençber kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiftçi, Irgat, Gündelikçi, Eğner, Tarım İşçisi
Sol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çep
Tekevvün Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluşmak
Buharlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yok Olmak, Buğulaşmak, Tebahhur Etmek
Ehlileştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehlî
Fasih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açık
Üleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak, Bölünmek, Bölüşmek, Paylaşmak
Noksanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksiklik
Bilcümle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Hep, Kamu
Herkes kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümü, Hepsi, Hamı, Âlem, Cümle, Dünya, Kâinat, Millet
Çirkin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Biçimsiz, Suratsız, Bed, Gudubet, İbret, Kaba, Karanlık, Münasebetsiz, Nahoş
Sıralama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanzim, Tertip
Beyazlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağarmak, Beyazlaşmak
Karınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiftleşmek
Boysuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıknaz, Bodur, Bacaksız, Bastıbacak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.