Rütbe kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Aşama, Derece, Mertebe, Mevki, Paye, Sıra
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Mütekabil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılıklı
Kasvet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Gam, Hüzün, Keder
Arınak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yunak, Hamam
Uğurlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kademli, Kutlu, Mübarek, Meymenetli, Tekin
Hırgür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekişme, Dalaşma, Kavga
Mevlâ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Allah, Sahip, Malik, Efendi
Harimiismet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ocak
Basık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kubbe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tum
Meşum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuz
Paralamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parçalamak
Mülayemet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşaklık
Ajanda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Günce, Andaç
İkmal Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlamak
Sonra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müteakiben, Keyin, Bilahare, İleri
Rakip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hasım
Çelişme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tenakuz
Ürkek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekingen, Korkak
Hareket kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akım, Davranış, Deprem, Devinim, Eylem, Faaliyet, Fiil, Tutum, Yürürlük, Devinme, Kımıldanma, Yola Çıkma
Sakit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Susmuş, Müsterih, Sessiz, Sütliman
Vasiyetname kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vasiyet
Yabancılamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yadırgamak
Durum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pozisyon, Boyut, Gidiş, Hal, Hâl, Hatır, Hava, Hesap, Kalıp, Keyfiyet, Konum, Manzara, Mevki, Tavır, Vaziyet, Yağday, Yer, Davranış, Halütavır
Aday kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Namzet
Elde Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Çıkarmak, Sağlamak, Temin Etmek, Ulaşmak, Uydurmak
Halis Muhlis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öz
Tezyit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artırma, Çoğaltma
Kesek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tezek
Haberdarlık Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyarmak
Sonuç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıbet, Geri, Meyve, Netice, Öz, Özet, Skor
Maruzat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diyecek, Arz
Pezevenk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dümbük, Godoş, Muhabbet Tellalı, Kavat, Astik, Dasnik
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.