Paytak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çarpık; Piyon
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Deşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delmek, Karıştırmak, Kazmak, Kurcalamak, Oymak
Aldatma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Al, Hıyanet, Şike
Konuşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Konferans, Laf, Musahabe, Müzakere, Nutuk, Sanat, Sohbet
Birey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fert, Kişi, Zat, Can, Duygusal, Şahıs
Bomboş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamtakır
Çalgı Orağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırpan
Dolma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalavere, Hile, Sarma, Yalan
Aldırmazlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayıtsızlık, Tasasızlık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Çiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sidik
Pörsük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıpranmış, Porsumuş
Konkre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Somut
Seferi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yolcu
Talepkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstemci
Tüketmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitirmek, Harcamak, Kurtarmak, Sarf Etmek, Süpürmek, Temizlemek, Yemek, Yok Etmek, Öldürmek, Feda Etmek, Yoğaltmak
Muhalefet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşıtlık, Yanazlık
Vişne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Albalı
Şamata kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Hay Küy, Patırtı, Yaygara
Fecir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tan Vakti, Gün Ağarması
Bunca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Epey
Kötümser kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedbin, Bozuk, Karamsar, Pesimist
İyilikçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayırhah, Hayırperver
Zelzele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deprem, Sarsıntı
Hediyelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Armağanlık
Minimum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asgari, En Az, Azra, En Aşağı
Sağ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esen, Sağlam, Katıksız, Canlı
Zan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanı, Güman
Neşter kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bisturi
Cebren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorla
Ukubet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ceza
Detant kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşama, Gerginlik Azalması
Başbakan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başvekil, Başnazır
Şiddet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sertlik, Yeğinlik, Hız, Hüküm, Kuvvet
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.