Paşa kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ağırbaşlı, Uslu
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Deyiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üslup, İfade, Tabir, Telaffuz
Maestro kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Besteci, Müzik Ustası; Orkestra Şefi
Ölçüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıstas, Miyar, Ölçü, Mısdak, Kriter
Aldangıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tuzak
Kavlıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fıtık
Etraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Civar, Çevre, Muhit, Ortalık, Yöre, Yanlar, Taraflar, Dolay, Yakınlar
Birlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vahdaniyet, Vahdet, Bağlantı, Bağlılık, Bütün, Tek, Benzerlik, Cüzütam, Dernek
Fettan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fitneli, Karıştırıcı; Gönül Ayartıcı, Cilveli
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Telin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lanet okuma, Lanetleme, Kargıma, Kargış, İlenme
Döküntü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Çer Çöp, Değersiz, Enkaz, Kötü, Dökülüp Saçılmış, Ayak Takımı, İndifaat
Loda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demet, Küme, Yığın
Tepme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekme
Basur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mayasıl, Hemoroit
Kerrat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpım Tablosu
Patavatsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gaf
Sebebiyle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüz
Taraftarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yandaşlık, İntisap
Sömestre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarıyıl
Durdurma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tevkif
Gurup Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batmak
Pepeme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pepe
Kaşkol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atkı
Saka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sucu, Payizbülbülü, Su Taşıyıcı
Boşamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak
İşveli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dişi
Navlun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gemi Kirası
İvedi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabuk, Acele, Tacilî, Acil, Müstacel
Kilit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıfıl, Anahtar, Kapamaç
Motif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örge, Nakış
Hesap Günü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıyamet
Ahenksiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyumsuz
Yabanıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vahşi, Yabani, İlkel
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.