Nişanlık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Belirti, İşaret
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Büzdürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büzmek
Çekimci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapımcı
Hoşur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Değersiz, Dolgun, Kaba, Şişman
Dışsatım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhracat
Birinci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlk, En İyi, En Önemli, Öncü
Karman Çorman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pek Karışık Ve Düzensiz
Kürsü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Sandalye
Şahika kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doruk, Zirve
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Emsalsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşsiz, Benzersiz, Tek
Ön Deyi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kehanet, Ön Söz
Encümen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurul, Komisyon, Yarkurul, Komite
Sakarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarsaklık
Bereketli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bol, Verimli, Gür, Mübarek, Verimli
İde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce
Erköyünleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şımarmak
Franchising kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adülev
Vantuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekmen; Şişe
Gücük Ay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şubat
Tarifsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanımsız
Üçkağıtçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcı, Hileci, Düzenci
Görevli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Memur
Bitirimhane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kumarhane
Hatun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayan, Eş, Hanım, Kadın, Zevce
Yeteneksiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zayıf
Çökük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göçük
En Dairesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Enlem
Kadağan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Memnu, Yasak
Karşılıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütekabil, Çapraz, Zikzak
Güçlendirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhya
Korna Çalmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinyal Vermek
Ehemmiyetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önemsiz
Yapmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açmak, Çıkarmak, Davranmak, Düzeltmek, Etmek, Gitmek, Görmek, Hareket Etmek, İfa Etmek, Kılmak, Kurmak, Olmak, Onarmak, Tamir Etmek, Tutmak, Uygulamak, Yaratmak, Oldurmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.