Nebi kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yalvaç, Resul, Peygamber, Savacı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Götürge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asansör
Ferment kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maya
Kembağal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fakir, Fukara, Sefil, Yoksul, Züğürt
Çınca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elektron
Sünmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gevşemek, Uzamak
Yakalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Belirlemek, Paketlemek, Tutmak, Derdest Etmek, Durdurmak
Yetki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salahiyet, Hak, Mezuniyet
Debboy kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Depo
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Hıyanet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hainlik, İhanet, Suistimal, Vefasızlık, Aldatma, Kötücülük
Sarkaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kevgir, Rakkas, Pandül
Taassup kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağnazlık, Yobazlık
Çelimli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü
Onmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şifa Bulmak, İyileşmek
Anlamca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mealen
Takışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalaşmak, Tutaşmak, İtiraz Etmek, Tartışmak
Çabucacık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
Temel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ana, Anayasa, Asıl, Baş, Çizgi, Esas, Gerçek, Kök, Omurga, Özül, Taban, Üs, Zemin, Başlıca, Baz
İlkin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evvela, Önce, Başta
Taşkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşın, Aşırı
Aş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekmek, Yemek
Tevkifhane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutukevi, Mahpushane, Cezaevi, Hapishane
Vasıta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Aracılık, Anahtar, Taşıt, Aracı
Öğle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gün Ortası, Öğlen, Öğle Vakti, Günorta, Öğle Ezanı, Öğle Namazı
Gerekmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lazım Olmak, İcap Etmek
Tembih Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek, Uyarmak
Ezkaza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanlışlıkla, Kazara, Kazayla, Rastgele
Sahici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerçek
Yol Azığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yolluk
Ormangülü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açalya
Bölümlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıralamak, Sıraya Koymak, Sınıflamak, Tasnif Etmek
Terzihane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikimevi, Terzi
Teşbih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzetme
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.