Nazikâne kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı:
Edeple
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Şartlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşullu, Koşula Bağlı, Meşrut
Kompliman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koltuklama
Biyografi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayat Hikâyesi, Öz Geçmiş, Tercümeihal, Tercüme-i Hâl, Hâl Tercümesi
Kâfi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeterli, Bes, Yeter, Yetişir, Artık İstemez
Sıhhatsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıksız, Kuşkulu
Şişmanlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, Kökelmek, Semirmek, Toplanmak
Maslahatgüzar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşgüder
Tebdil Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değiştirmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tutumsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eli Açık, İdaresiz, Müsrif, Savruk, Savurgan
Vurdumduymazlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlayışsızlık, Aldırışsızlık
Savak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Salak
İnkârcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoksayımcı
Şeklen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçimce, Zahiren, Şekilce
Beşeriyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnsanlık
Cüretli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pervasız, Yürekli
Anormal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olağan Dışı, Sıra Dışı, Dengesiz, Aykırı, Aşırı, Düzgüsüz, Davranışı Bozuk, Deli
Somaki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Porfir
Belinlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrkilmek
Aparmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürüklemek, Çekip Götürmek, Çalmak
Bani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurucu, Yapan
Zati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zaten, Doğrusu, Aslında, Esasen
Öğüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ders, Nasihat
Salmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Dökmek, Katmak, Koymak, Saldırmak, Sermek, Sürmek, Uğratmak, Yüklenek, Sarkıtmak
Toleranssız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoşgörüsüz
Aheste Beste kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yavaş Yavaş
Kısmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bazı Bakımdan, Bazı Yönden, Bir Kısım, Kısımca
Longplay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzunçalar
Mihriban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Babacan, Sevecen
Palyatif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkisiz, Geçici, Örel
Gardiyanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kolculuk
Püsür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalpazan, Tembel
Belli Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yansımak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.