Nazar Boncuğu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Göz Boncuğu, Tek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Patırtı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Kargaşa, Hengâme, Şamata
Ardıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütevali, Halef, Arda, Ardışık
Mürgülemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyuklamak
Dikleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikelmek
İthalat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dış alım
Mesabe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Derece, Rütbe
Seferberlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İş Birliği
Zadegân kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sosyete, Soylular Takımı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Ahunt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoca
Morg kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölühane
Çabuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tez, Acele, Hızlı, Süratli, Aceleci
Huzurlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erinçli, Rahat
Hayalperest kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşsever, Düşlemci
Dayanışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Topluluk
Fevrî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarım Yamalak
Hasetçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıskanç
Paçoz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fahişe
Medeniyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kültür, Uygarlık
Arz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak
Demek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buyurmak, Düşünmek, Erişmek, Saymak, Ummak, Yeltenmek, Ses Çıkarmak, Söylemek, Söz Söylemek, Şu Halde, Öyleyse
Mahfuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korunmuş, Saklanmış, Saklı, Korunaklı
Uzlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağdaşmak, Barışmak, Geçinmek
Sapınç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sapıklık, Dalalet
Öncecilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnisiyatif
Ebr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulut
Mukavele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antlaşma, Kontrat, Sözleşme, Konuşuk
Miskinlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mıymıntılık, Uyuşuk
Zıpçıktı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gafleten, Gözlenilmeden, Türedi
Edevat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aletler, Gereçler, Avadanlık
Kaplamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Basmak, Bastırmak, Bürümek, Dolmak, Kuşatmak, Örtmek, Sarmak, Tutmak, Yürümek, Yüzlemek, İstila Etmek
Volkanik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanardağsal, Püskürük
Dilencilik Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilenmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.