Nakışlamak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İşlemek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Suiistifade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suistimal
Tarassut Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözetlemek, Gözlemek, Müşahede Etmek
Mizahi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güldürücü, Gülmeli, Mazhakeli
Güdücü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çoban, Sürücü
Gam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Keder, Çile, Gam, Hüzün, Kasvet, Kaygı, Tasa, Teessür, Üzüntü
Okuntu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davetiye
Açıölçer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İletki, Gönyemetre
Tevellüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğma, Doğum
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Astronomi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gökbilim, Gök Bilimi
Delegasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temsilci Kurul
Gökkuşağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alkım, Eleğimsağma, Ebemkuşağı
Benzetme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşbih
Kilometre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağrım
İttihat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birleşme, Birlik Kurma, Bir Olma
Utanç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hicap, Hacalet, Haya
Sivil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak, Mülki, Üniformasız, Çırılçıplak
Şirret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edepsiz, Geçimsiz, Huysuz, Yaygaracı, Kavgacı
Lala kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dadı, Daye
Muhasebeci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayman
Pörsümüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Porsuk
Amcazade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amcaoğlu
Gökyüzü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gök, Hava, Sema
Tadımlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çeşni
Gaye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Erek, Hedef, Maksat, Meram, Murat, Uğur, Yol, Ergi
Bucak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açı, Kasaba, Kenar, Köşe, Nahiye, Yer, Zaviye
Demek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buyurmak, Düşünmek, Erişmek, Saymak, Ummak, Yeltenmek, Ses Çıkarmak, Söylemek, Söz Söylemek, Şu Halde, Öyleyse
Zevzek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tatsız, Saygısız, Geveze
Hicivci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yergici
Otokrat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saltçı
Hipopotam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Su Aygırı
Bağlaşık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müttefik
Uyuklama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şekerleme
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.