Müzeyyen kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Süslenmiş
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Mürettip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dizici, Dizgici, Dizmen, Düzenleyen, Hazırlayan
Zeval kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabahat, Öğle, Sorumluluk, Suç, Bozulma, Yıkım, Son, Düşkünlük, Yok Olma, Yok Edilme
Duyma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sema
Badire kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Felaket, Güçlük, Zorluk, Tehlikeli Durum
Tümevarım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usa Vurma Yolu, İstikra
Yan Taraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Böğür
Memurluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emekçilik, Memuriyet
Veciz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özlü, Aydın, Kıssa
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Finiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitme; Varış
İlgilenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alakalanmak, Bakmak
Reji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yönetim, Yönetme
Mübadele Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişmek
Hamal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşıyıcı, Yükçü
Didaktik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğretici; Öğretim Bilgisi
Vızıldamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sızlamak, Sızlanmak
Yağlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Büyük Mendil
Başsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anarşi
Zehretmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkmak, Üzmek
Koordine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşgüdümsel, Eşgüdümlü
İçli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duygulu, Hassas
Mübayenet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşmazlık
Kasılma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuruluş
Demevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinirli
Kurul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Heyet, Konsey
Eğmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bükmek
İrkilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarsılmak, Ürkmek
Bacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abla, Hemşire, Kız Kardeş, Simil
Açık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aleni, Belirgin, Açılmış, Serbest, Aşikâr, Berrak, Boş, Çıplak, Münhal, Sarih, Somut, Vazıh, Zahir
Boşaltmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Tahliye Etmek, Dökmek, Aktarmak, Açmak, Çıkarmak, Kotarmak, Kusmak
Üfteri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğriltiotu
Nod kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yumru
Tariz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğneleme, Taşlama, Dokundurma, Taş
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.