Müjdeci kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Muştucu, Öncü
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Maceraperest kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serüvenci
Taraftar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yandaş, Yanlı
Uzanım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyut, Nitelik, Ölçü, Özellik
Çevirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çeviri Yapmak, Döndürmek, İdare Etmek, İhata Etmek, Kuşatmak, Muhasaraya Almak, Sarmak, Tercüme Etmek, Vermek, Yönetmek
İddiasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savsız, Mütevazı
Tüymek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçmak, Yayınmak
Çökelti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Posa, Tortu
Gamze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Utarit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Merkür, Arzıtilek
Zaviye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açı, Köşe, Küçük Tekke, Bucak
Sehpa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Darağacı
Uzman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütehassıs, Bilirkişi, Kompetan, Eksper, Mahir
Tecrübî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deneysel, Uygulamalı
Anlaşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antant, Uyuşma, İtilaf, Sözleşme, Geçim, İttifak, Kesim, Pakt
Bük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dönemeç
Arabozan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fitneci, Münafık, Müzevir
Racon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fiyaka, Gösteriş, Usul, Yol, Yöntem
Demek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buyurmak, Düşünmek, Erişmek, Saymak, Ummak, Yeltenmek, Ses Çıkarmak, Söylemek, Söz Söylemek, Şu Halde, Öyleyse
Resmi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamusal, Ciddi, Senlibenli Olmayan, Ormel
Haleldar Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Sarsılmak
Kimesne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kimse
Transfer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktarım, Kotarım, Geçiş, Geçit, Geçme, Taşıma, Götürme, Geçirme, Alma
Mimarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mimari
Konstitüsyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anayasa
Tırsmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Korkmak, Ürkmek
Çıkış Belgesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkış
Siluet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karaltı, Gölge
Alaca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ala, Ala Bezek, Ala Bula
Simgeleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temsil
Merdiven Korkuluğu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırabzan
Akıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Us, Bellek, Beyin, Düşünce, Hatır, Kanı, Karın
Ruhsat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzin, Müsaade
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.