Mâni Olmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Alıkoymak, Engellemek, Önlemek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Yafta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etiket
Mevzi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duruş, Mahal, Yer, Konumluk
Suçlama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtham, Töhmet
Süre Aşımı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müruruzaman, Zaman Aşımı
Nişanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adaklı, Sözlü, Yavuklu
Hazar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Barış
Dimağ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beyin, Bilinç, Derrake, İdrak, Zihin
Sanaatkar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanatçı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Yazı Tahtası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kara Tahta
Çalmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Aşırmak, Atmak, Benzemek, Biçmek, Çarpmak, Çelmek, Çırpmak, Götürmek, Kaldırmak, Oğurlamak, Süpürmek, Temizlemek, Tırtıklamak, Vurmak
Esirgeme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Himaye, Rahim
Zamane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağ, Dönem
İyileştirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırmak
Melike kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadın Hükümdar, Padişah Karısı, Kraliçe
Muaddel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişik
Lep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dudak, Kenar
Haksızca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ülevsizce
Zarar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yitirmek, Kaybetmek
Soysal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygar, Medeni
Kafile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölük, Konvoy
Ekin Sahası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiftlik
Sanat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma, Zanaat
Ezmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yassıltmak, Hırpalamak, Parçalamak, Çiğnemek, Çommak, Dövmek, Harcamak, Kahretmek, Kısmak, Öğütmek, Yenmek
Papak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalpak, Külah
Telhis Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özetlemek
Kütüphane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kitaplık, Kitap Sarayı, Kitap Evi
Birader kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilader, Erkek Kardeş, Arkadaş, Ede, Kardeş
Ödünleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ödün
Müspet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olumlu, Yararlı, Pozitif, Tanıtlanmış, Tanıtlı, Artı
Ayaklanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İsyan, Kalkışma, Başkaldırı
Ümitlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Umutlanmak
Baraj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bent, Büğet
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.