Muntazır Olmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Beklemek, Gözlemek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Fren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durduraç, Eğleç
İhlal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozma, Dokunma, Zarar Verme
Inga Inga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Viyak Viyak
Kanun Maddesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bent, Fıkra
Bildiri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tebliğ, Tebligat, Beyanname, Beyanat
Çıpa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demir
Kocalar Evi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Huzurevi
Büyüyememek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küsmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Risale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Broşür, Kitapçık
Çakı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cep Bıçağı
Sobelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakalamak
Kalemtıraş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalemyonan, Açacak
Berduş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başıboş, Serseri, Bozuk, Pis
Sahipsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyesiz, Kimsesiz
Nezaret Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Denetlemek
Yozlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Dejenere Olmak, Tereddi Etmek, Dönüşen, Özünden Uzaklaşmak
Varsıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zengin, Varlıklı
Farsça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acemce
Seyyal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akışkan
Sahiplenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözetmek, Korumak
Merkep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşek, Karakaçan
Taraftarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yandaşlık, İntisap
Zayıflık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıskalık, Cılızlık, Arıklık, Çelimsizlik, Enezlik, Yetersizlik, Zaaf, Zafiyet
Bağışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muaf
Birleşik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bir, Mürekkep
Başıkabak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçsız
Bölüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halka
Boşboğaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çaçaron, Çenebaz, Farfara, Geveze
Afişlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göstermek, Nitelemek
Ölüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Son, Vefat
Çete kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuldur Destesi
Konsensus kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzlaşma, Anlaşma
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.