Mundar kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Murdar, Kirli, Pis
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Düşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yuvarlanmak, İsabet Etmek, İtibarsızlaşmak, Alçalmak, Alışmak, Atlanmak, Azalmak, Bulunmak, Değmek, Eksilmek, Gitmek, İnmek, Kapılmak, Rastlamak, Uğramak, Vurmak, Yağmak, Yakışmak, Yıkılmak
Münasebetsizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saygısızlık
Uzaklaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırmak
Himaye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korunma, Esirgeme, Gözetme, Kayırma, Elinden Tutma
Irgalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sallanmak, Sarsılmak, Yalpalamak
Koygun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acıklı, Dokunaklı
Deruhte Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üstlenmek, Üzerine Almak
Topyekûn kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümden, Toptan, Hamı, Umumi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Belirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tebellür Etmek, Tezahür Etmek, Tebarüz Etmek, Sarahat Kesp Etmek, Dolaşmak, Peyda Olmak, Teşekkül Etmek, Uçmak, Uyanmak, Zahir Olmak
Yaman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duman, Huysuz, Kötü, Beğenilen, Fena, Korkulan
Tahril kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çizgi
Yakarış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dua, Niyaz
Hükümdar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halife, Padişah
Pervaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parvaz, Çerçeve, Uçuş
Tümbek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümsek
Bahtiyar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mutlu, Talihli
Ekşimek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Kesilmek, Kıçkırmak, Sırnaşmak, Somurtmak, Turşumak, Utanmak
Örnekseme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıyas
Çalışma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğraşma, Mesai, Gayret, Emek, Faaliyet, Himmet, İş
Yeme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yiyecek
Yeğlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Islah Etmek; Tercih Etmek
Sergüzeşt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serüven, Macera
Kayınpeder kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynata
Billur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sırça, Kristal, Kesme Cam, Koç Yumurtası
Tahsil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı (Para) Alma, Toplama; Öğrenim, Öğretim
Yeltemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak, Teşvik Etmek
Tehlike kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekince, Ateş, Korku, Risk
Bilinmeyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Meçhul, Muamma, Yabancı, Yeni
Otlak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaylak, Salmalık, Mera
Okumamış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz, Cahil
Hayat Hikâyesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öz Geçmiş
Aşinalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanışıklık
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.