Lüzumlu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Gerek, Gerekli, Lazım
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Dükkân kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Satımevi, İş Yeri, Bakkal, Kumarhane, Mağaza, Salon
Kestirmece kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahminî, Yaklaşık
Medarımaişet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İş
İkamet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturmak
Siyahe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bordro, Liste
Sükkân kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dümen
Düşük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Az, Uşak Saldırma
Kar Uçkunu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çığ
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Numune kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emsal, Göstermelik, Örnek
Iskat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşürmek
Mintan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gömlek
Kitap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eser, Yapıt
Sandalet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sandal
Er Bezi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haya, Yumurta
Payizbülbülü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saka
Tadımlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çeşni
Baziçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oyun
Çağlayan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şelale, Çavlan, Çağlar
İkilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmazlık, Tefrika
Sürüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Revaç, Tedavül, Versiyon, Emisyon
Olabilir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabil, Muhtemelen, Mümkün, Olur, Olanaklı
Ulviyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yücelik
Tahriş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırmalama, Kurcalama, Azdırma, İrkiltme
Ağir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Değerli
Musibet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Felaket, Uğursuz
İsabetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yersiz
İmparatoriçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlhatun
Kement kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Urgan
Münhani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğri
Eski kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çaput, Emektar, Ezelî, Külüstür, Paçavra, Sabık, Deneyimli, Tecrübesi Olan
Gitmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başvurmak, Buyurmak, Çalışmak, Çıkmak, Dayanmak, Değerlendirmek, Düşmek, Geçmek, Gezmek, İşlemek, Karşılamak, Ölmek, Saymak, Ulaşmak, Uzanmak, Varmak, Yakışmak, Yapmak, Yaraşmak, Yetişmek, Yetmek, Yürümek
Yüksek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Faik, Güçlü, Koca, Yüce
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.