Lengimek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Tavsamak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
İstisna kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıksılık, Ayra, Ayrama, Ayrı Tutma
Giyecek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Giysi, Kıyafet, Elbise, Giyim, Giyinecek, Paltar, Üst
Abırlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak
Ayrıcalıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmtiyazlı
Takdir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beğenme, Yazgı, Değer Verme, Önemseme
Atik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seri, Çabuk, Çevik, Kıvrak
Kimyacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nesnebilimci
Kebir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Ulu, Yaşlı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
İnak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nas, Dogma
Dostça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sohbet
Belirten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamlayan
Sathi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüzeysel, Üstünkörü, Üstten, Yüzden
Hazırlıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mücehhez
Argaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atkı
Hafıza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bellek, Hatır, Yaddaş, Anlak
Bagaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yük
Ayakkabı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kundura, Pabuç, Başmak
Cümlesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi
Ülke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devlet, Diyar, El, İklim, İl, Memleket, Mülk, Toprak, Yer
Esas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ana, Anayasa, Asıl, Baş, Başlıca, Gerekçe, Gövde, Hakikat, İlke, Kök, Mahiyet, Omurga, Temel, Üs, Ana Öge, Asal
Seyretmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Eğlenmek, Görmek, İzlemek
Küstah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terbiyesiz, Saygısız
Çadır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deri, Keçe, Çerge, Oba, Otağ
Komedyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güldürmen
Birleşik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bir, Mürekkep
Sunuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak İşi, Ön, Maruzat, Ön Söz
Tıkışıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzdiham
Alt Bilinç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahteşşuur
Öğretici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Didaktik, Öğretmen
Sistit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Siytoru
Ölüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Son, Vefat
Sarsılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deprenmek, Irgalanmak, İrkilmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.