Lekesiz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Temiz
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Velvele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Bağrışma, Yaygara, Patırtı
Grip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paçavra Hastalığı, Enflüanza
Sersemlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sangılık
Sakınca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahzur, Mehzur, Zerer, Çekingi, İhtirazı Kayıt
Pestenkerani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçma, Değersiz, Önemsiz
Irgamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davranmak
Sıhhi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıksal, Sağlıklı
Er Kişi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erkek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Viyolonist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kemancı
Otonomi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özerklik, Muhtariyet
Vurma İşareti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpı İşareti
Aşiret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oymak, Uruk, Boy, El, Tayfa
Önemsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Değersiz, Derme Çatma, İçi Boş, Ivır Zıvır, Küçük
Müteahhitlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüklenicilik, Bağıtçılık
Duyarlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hassas
Okuma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıraat
Zarar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yitirmek, Kaybetmek
Sırtüstü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arkaüstü
Otomatikman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kendiliğinden
Atıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nişancı, Yalancı, Palavracı
İletmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, Çattırmak, Getirmek, Götürmek, Nakletmek, Vermek, Ulaştırmak
Arkadaşlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dostluk, Yârenlik, Yoldaşlık, Refiklik, Tomdaşlık, Hempalık, Omuzdaşlık, Ünsiyet, Şeriklik
Ponpon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Püskül
Lakırtı Kavafı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geveze
Beden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cisim, Gövde, Üst, Üzeri, Vücut
Kesim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Bölge, Bölüm, Endam, Kesit, Kısım, Parça, Pazarlık
Serdabe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanduka
Üzücü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntülü, Hüzünlü, Acı, Acıklı, Fena, Dokunaklı, Elim
Haşarat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Böcekler
Curcuna kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Patırtı, Şamata, Karışık Durum
Anten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duyarga, Sırgavıl
Antagonist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşman
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.