Kılıç kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Tığ
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Ümran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayındırlık
Vesayet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vasilik
Kuşku kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şüphe, Tereddüt, Kuruntu, İşkil, Şek, Endişe, Evham, Narahatlık
Rafine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arıtılmış, İncelmiş, Duygulu, Hassas, İnce, Nazik, Seçkin, Saflaştırılmış
Varol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşa
Abajurlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalpaklı, Siperli
Örs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zindan
Duyarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hassasiyet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Susmalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hakkısükut, Sus Payı
Orak Ayı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temmuz
Görelilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzafiyet
İhtimal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belki, Olasılık, Şans, Belki, Ola Ki
Tandans kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğilim
Seyyar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezer, Gezici, Gezgin, Portatif
Aşılamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkilemek
Sakıngan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müçtenip
Saf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arı, Katışıksız, Bön, Budala, Arı, Aydınlık, Dizi, Doğal, Grup, Halis, Has, Koşun, Masum, Öz, Sıra, Som, Tabii, Katıksız
Plüralist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çoğulcu
Birçok kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Pek Çok, Çoklu, Hayli, Kaç, Müteaddit, Nice, Oldukça Çok, Türlü Türlü, Bir Hayli
Tutulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutulmuş, Mevkuf
Atak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevik, Hareketli, Girişken, Cüretkâr, Geveze, Atılım, Saldırı, Saldırış, Hücum, Hamle, Akın, Yiğit
Bağırtı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çığlık, Yaygara
Uzanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gitmek, Ulaşmak, Yetişmek
Kanıtlama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İspat
Nanıaziz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekmek
Kütüklük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fişeklik
Arızalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Dalgalı, Engebeli
Namussuzluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Leke
Söylemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlatmak, Konuşmak, Ayıtmak, İfade Etmek, Haber Vermek, Yazmak, Düzmek, Önceden Bildirmek, Tahmin Etmek, Sipariş etmek, Hatırlatmak, Atmak, Beyan Etmek, Buyurmak, Çekmek, Çıkarmak, Dökmek, Kaydetmek, Lütfetmek
Pişmanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nedamet, Yeringenlik, İldimlik
Uşak Saldırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşük, Kürtaj
Seyirci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzleyici, Temaşabin, Temaşacı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.