Kümbet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kubbe; Kabartı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Meşrep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Huy, Karakter, Mizaç, Yaradılış
Başlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Girişmek, Harekete Geçmek, Muameleye Koymak, Almak, Atılmak, Doğmak, Gelmek, Girmek, Kalkmak, Koyulmak, Olmak, Oluşmak, Tutmak
Nezd kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yan, Kat
Çiroz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çelimsiz
Hakem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yargıcı, Yargıç
Eş Güdüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koordinasyon
İkicanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gebe, Yüklü, Hamile
Fukaralık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoksulluk, Güçsüzlük
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Ucuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehven, Adi, Bozuk, Erzan, Hesaplı, Makul, Düşük Ederli
Diyabet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şeker Hastalığı
Sepi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dabaklık
İhtiyar Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlanmak
Soğuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dargın, İtici, Şekerrenk
Yerleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturmak
İstif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığma, Stok
Sarfiyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harcama(lar), Gider(ler), Masraf
Sürur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevinç
Sanat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma, Zanaat
Nekahet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Sayrılık Ertesi, İyisellik, İyileşme Dönemi
Yakmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acıtmak, Bestelemek, Dağlamak, Dökmek, Kavurmak, Mahvetmek, Tutuşturmak, Vurmak, Koymak, Sürmek
Fabrika kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üretim Evi
Büsbütün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamamen, Tamamıyla, İyiden İyiye, Sırf, Temelli, Hiç Eksiksiz Olarak, İyice
Şaşalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mat Kalmak, Şaşmak
Yazılma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayıt
Balkır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parıltı, Şimşek
Vakfe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duruş
Hemişe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daima, Hep, Vızır Vızır
Huruç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkış, Göç
Sakçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Polis
Anestezi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duyum Yitimi, Duyumsuzlaştırma
Eğik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğilmiş, Eğri, Meyilli, Mail, Şev
Ölünç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İntihar
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.