Kök Salmış kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Oturmuş
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Vesika kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belge, Senet
Yurttaşlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vatandaşlık
Endam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boy, Pos, Kesim, Boşum, Vücut, Beden
Debdebeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli, Gösterişli
Rölatif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağıntı, Bağıl
Fan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pervane, Vantilatör, Yelletke
İçtenlikli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçten, Samimi
Merhum Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Mağlup Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Sındırmak, Yenmek
Tasa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, Efkâr, Endişe, Gam, Kaygı, Keder, Merak, Üzüntü
Kalay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küfür
Kıpırtı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kımıltı
Vestiyerci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Askılıkçı
Çekecek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kerata, Tabankeş
Şanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Namlı, Şöhretli, Büyük, Tanınmış, Ulu, Ünlü, Yüce
Yakarış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dua, Niyaz
En Adi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkel
Gayz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hınç, Öfke
Kervansaray kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Han
Lütfetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlamak, Söylemek, Vermek, İhsan Etmek, Bildirmek, İzin Vermek, Müsaade Etmek
Sürücü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çoban, Şoför
Samit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sessiz, Ünsüz
Ertelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geciktirmek, Tehir, Atmak, Savsaklamak, Sonraya Saklamak
Çamur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Balçık, Harç
Akıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akışkan, Sıvı, Akar, Kıvrak
Debbe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güğüm
Dağıtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üleştirmek, Bölmek, Tevzi Etmek, Pay etmek, Parçalamak, Feshetmek, Bozmak, Gidermek, İletmek, Lağvetmek, Neşretmek, Savurmak, Talan Etmek
Yatışma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sükunet
Bulucu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâşif; Dedektör
Hallolmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonuçlanmak
Göden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşkembe
Edep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adap, İncelik, Terbiye, Erdem
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.