Kerhen kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İstemeyerek, İğrenerek, Gönülsüz, Tiksinerek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Takas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ödeşme, Sayışma, Değiş Tokuş
Akit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağıt, Mukavele, Sözleşme, Kontrat, Nikâh
Husye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Torba
Niyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, Maksat, Nabız, Tasavvur, Amaç, Tasar, Kurma, Yasanlama, Yasan
Tahıldöven kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düven
Adlandırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anmak
Potin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fotin
İtidalli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ilımlı, Soğukkanlı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kanıklanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetinmek
Kaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budala
Âdem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adam, İnsan, İnsanoğlu
Kapalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlı, Gizli, İçe Dönük, Müphem, Örtülü, Saklı, Zımni, Mahsur, Münhasır
Vazife kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ödev, Görev, İşlev, Vecibe, Yevmiye
Kömekçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yamak
Şöhretli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanınmış, Ünlü
Malulen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakatlıktan, Hastalıktan, Sökellikten
Yumuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tombul
Namussuzluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Leke
Yokluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fakirlik, Kıtlık, Açlık, İhtiyaç, Kesat, Adem, Fıkdan
Nazım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şiir, Koşuk
Faks kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belgeç, Belgegeçer
Erketeci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözcü
Kesafet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çokluk, Yoğunluk
İnhisar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müstemlekecilik, Tekel
Üsteleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Israr, Tekit
Sari kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, Bulaşkan, Geçici, Geçen, Bulaşık,
Elmacık Sümüğü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elmacık Kemiği
Verecekli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Borçlu
Gömüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sin, Mezar, Metfen, Makber, Kabir
Azaltmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksiltmek, Çıkarmak, İndirmek, Budamak, Düşürmek, Kesmek, Kısmak
Yüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Surat, Sima, Çehre, Beniz, Bet, Kap, Kopya, Satıh, Suret, Taraf, Utanma, Üzeri, Yan, Yüzey, Cüret, Ön Taraf, Görünüş, Cephe
Dakik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usturuplu, Düzenli İşleyen
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.