Kedersiz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Acısız, Tasasız
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kayıtsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlgisizlik
Kasımpatı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Krizantem
Falsolu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanlış
Hasisleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pintileşmek, Eli Sıkılaşmak
At kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beygir
Nasyonel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulusal
Komprador kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşbirlikçi
Uzaktan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şahsen
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Gücenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Burulmak, Darılmak, Ikınmak, İncimek, İncinmek, Kırılmak
Peşin Yargı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ön Yargı
Vaka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olgu, Olay, Hadise
İstinat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak
Yıkıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Enkaz, Göçük, Virane, Viranelik
Epikriz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkış Özeti, Hikâye
Sele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sepet
Tıbben kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıkça
İlham Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esinlenmek
Senkronize kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşanlı
Göre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diye, İçin, Nazaran, Uygun Olarak, Uyarınca, Gereğince, Tevfikan, Bakılırsa, Sorulursa, Fikrince, Bağıntılı
Güruh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derinti, Değersiz, Sürü, Grup
Karalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazmak, Çizmek, Leke Sürmek
Daimî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hemişelik, Sürekli, Temelli
Taşınır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Menkul
Anbean kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Her An, Dakika Dakika, Ara Sıra, Giderek
Yasaklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadağan Etmek, Menetmek
Sarsmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sallamak, Silkelemek, Silkmek
Kurum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cemiyet, Çalım, Gösteriş, Gurur, İs, Kasıntı, Kuruluş, Müessese, Tekebbür, Tesis, Büyüklenme, Azamet
Ziyadar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ziyalı
Alım Çalım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş
Gelincik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lale
Ansambl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Topluluk
Şatafat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş, Süs, Cafcaf, Lüks, Tumturak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.