Kazıbilim kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Arkeoloji
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Merkezcilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Merkeziyetçilik
Çalçene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geveze, Durup Dinlemeden Konuşan, Çenesi Düşük
Kıvam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koyuluk, Tav, Yoğunluk
Tamamlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümleç
Munis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevimli, Uygun, Uysal, Alışılan, Cana Yakın, Adamcıl
Çeyrek Altın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çeyrek
Alıngan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duygulu, Hassas, Nazik Yürekli
Musahabe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Konuşma, Mülakat, Söyleşi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Hasbıhal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dertleşme, Söyleşi, Halleşme
Sükûnetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Sakin
Antipatik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevimsiz, Soğuk, İtici
Yuva kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Barınak, Kreş, İn
Gıcır Gıcır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taptaze, Yeni
Kıvırcık Koyun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvırcık
Ayın On Dördü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolunay
Alışamamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Garipsemek
Manalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamlı, Manidar
Aydınlık Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aydınlanmak
Malumat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, Veri, Sorak
Kundaklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
Dış Satım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhracat
Kavuşturmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolamak
Sert kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berk, Demir, Dik, Haşin, Hırçın, Katı, Keskin, Kızgın, Pek, Sıkı, Ters, Sarsıcı, Hoşgörüsüz, Gönül Kırıcı
Büyüklük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrilik, Kocamanlık, Çap, Devlet, Heybet, İhtişam, Oran
Ama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fakat, Lakin Ancak, Yalnız, Ne Var Ki, Şu Da Var Ki
Hiza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğrultu, Cerge, Sıra, Düzlük
Havadan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Değersiz
Matbuat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basın
Çoktan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden, Uzun Zamandır
Vesikalık Fotoğraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vesika
Teehhül Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evlenmek
Mezalim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zulümler, Kıyınçlar
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.