Karabat kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Penguen
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Art Arda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peş Peşe, Arka arkaya
Kaplamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Basmak, Bastırmak, Bürümek, Dolmak, Kuşatmak, Örtmek, Sarmak, Tutmak, Yürümek, Yüzlemek, İstila Etmek
Miat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süre
Önem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehemmiyet, Hüküm, Yer
Ahvaliruhiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haletiruhiye
Dip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Derin, Kıç, Kök, Taban
Sınırdaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hemhudut
İstifçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığımcı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Uyuzlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyuz
Gülmeceli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mizahi
Otarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gütmek
İhtiva Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçermek, Kapsamak
Yadigâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Andıç, Anı, Armağan, Hatıra, Andaç
Öşürcü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ondalıkçı
Cibillet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soy
Başlangıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önsöz, İlk Bölüm, Giriş, Mukaddime, Baş, Eşik, Menşe
Kalmamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tükenmek
Çepel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Çamur, Kir, Pislik
Yemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aş, Yemek Yeme, Yiyecek, Taam, Ekmek, Batmak, Çizmek, Dalamak, Delmek, Harcamak, Isırmak, Kemirmek, Lokma, Mahvetmek, Oymak, Tüketmek, Aşındırmak, Bitirmek
Dayanışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Topluluk
Kıvracık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hamarat
Göl Ayağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayak
Yatıştırıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yatıştıran, Sakinleştiren, Müsekkin, Trankilizan
Sulanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Su Koyuvermek, Cıvıtmak
Uğursuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kara, Meşum, Musibet, Şom, Düztaban
Fil Sümüğü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fil Dişi
Yalnız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ancak, Sadece, Ama, Bir, Hemen, Sade, Salt, Tenha, Şu Kadar Ki
İhraç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarma, Dış satım, Gönderme
Kargışlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Melun, Lain
Teşri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yasama
Boylu Boslu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Yakışıklı
Kara Düzen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışık
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.