Kıya kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Cinayet
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Arıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zafiyet, Zayıflık
Saygılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hürmetli
Göverti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sebze
Gebertmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öldürmek
Belirleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tayin, Tespit
Mahcup Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekşimek, Morarmak, Şişmek, Utanmak
Giymek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Kullanmak, Taşımak
Halk Bilimi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Folklor
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tezgâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Piştahta, Tersane
Yavanlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yozlaşmak
Basit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalın, Kolay, Sıradan, Süssüz, Gösterişsiz, Görgüsüz, Düpedüz, Yalınç, Bayağı, Cılız, Mahdut, Olağan
Totemci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onguncu
Boşaltmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Tahliye Etmek, Dökmek, Aktarmak, Açmak, Çıkarmak, Kotarmak, Kusmak
Marifet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maharet, Ustalık, Bilgi, Bilim, Hüner, Yetenek, Kabiliyet
Kısırlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akamet
Kaşık Düşmanı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Kadın
Şekilcilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçimcilik
Ongunluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bereket, Bolluk, Mutluluk, Saadet
Bozdurtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozdurmak
Yığılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birikmek, Kümelenmek, Toplanmak, Yıkılmak
Adem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yokluk, Ölüm, Hiçlik
Teçhiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Donatım, Cebelendirme, Pusatlama
Vukufsuzluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizlik
Soy Sop kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döl
Yaşlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyar, Karı, Koca, Pinpon, (Göz) Sulanmış
Kulumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Çıldırmak, Delirmek
Parabol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katı Mükai
Çalım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş, Tafra, Şişinme, Kibir, Caka, Fiyaka, Gurur, Jest, Kurum, Loka, Menzil, Tekebbür, Erim
Cılk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cıvık
Menopoz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âdetten Kesilme, Yaş Dönümü, Âdetgörmezlik
Cafcaflı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Şatafatlı, Karışık, Tehlikeli
İncitmebeni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanser
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.