Hengâme kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Gürültü, Kavga, Patırtı, Velvele
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Borçlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verecekli, Yükümlü, Medyun
Üretim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstihsal, Kuruluş
Eskort kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koruma, Muhafız Takımı
Döner Sermaye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döner
Talih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alın Yazısı, Baht, Devlet, Devran, Kader, Kısmet, Nasip, Sur, Şans, Uğur, Yıldız
Cümbüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenti, Eğlence, Şenlik
Koklaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kokuşmak
Sınaat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zanaat
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Nispetle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nispeten
Bere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ezik, Çürük, Sıyrık, Hafif Haraplık, Başlık
Kokart kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirtke
Ekseriyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çoğunluk, Çokluk
Buzçözer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Defroster
Ağız Tadı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahatlık, İyi Geçinme, Kemaliafiyet
Baylanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşve, Naz
Bekâret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızlık, Erdenlik, Saflık, Temizlik, Masumluk, Doğallık, Tazelik, Yenilik
Nalbur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hırdavatçı
Çekimser kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitaraf, Müstenkif
Mahlut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışım, Katışık
Buse kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öpücük, Öpüş, Öpme
Kösele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gön
Vesaik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vesikalar, Belgeler
Borç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kredi, Ödev, Ödünç, Vecibe, Deyn, Yükümlülük
Dikbaşlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asi
Caymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vazgeçmek, Dönmek, Fikrinden Taşınmak
Bölücü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Münafık, Fesatçı
Broşür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kitapçık, Risale
Sakatat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçalat
Hımbıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Miskin, Budala, Tembel, Uyuşuk
Sürücü Belgesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehliyet
Takip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzleme, Kovalama, Kovuşturma
İbadetgâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tapınak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.