Havza kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bölge, Mıntıka, Tekne
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Çin Gülü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamelya
Asıllar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usul
Bıktırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usandırmak, Bezdirmek
Başörtü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baş Örtüsü
Yerdegezen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yılan
Etkileme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tesir
Engelsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açık
Cemi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Cümle, Hep
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Seyir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yürüyüş, Gidiş, İzleme, Temaşa, Piknik, Bakma, Eğlendirici
Değersiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Bayağı, Önemsiz, Soysuz, Cılız, Derme Çatma, Döküntü, Hakir, Hasis, Havai, Hor, İçi Boş, Kepaze, Küçük, Müptezel, Vıcık Vıcık
Zeng kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çan, Çıngırak, Zil
Emin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tehlikesiz, Güvenilir, İnanılır, Emniyetli, Sakıncasız
Sallapati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşüncesiz, Düşünmeksizin, Dikkatsizce, Saygısızca, Patavatsızca
Hürmet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saygı
Basınç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tazyik
Işıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aydın, Aydınlık, Mutlu, Ziyalı
Konak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Menzil, Merhale, Misafir
Evsaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vasıflar, Hususiyet, Seciye, Nitelikler, Ayırtlar
Tedbirli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önlemli, Hesaplı
Açıkgöz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurnaz, Uyanık, Cingöz, Jandarma
Kari kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Okuyucu, Okur
Kesmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak, Azaltmak, Biçmek, Bölmek, Dayandırmak, Doğramak, Durdurmak, Gidermek, Kararlaştırmak, Kırpmak, Kötülemek, Parçalamak, Susmak, Yontmak
Kafa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Bellek, Karın, Kelle, Saksı, Zekâ, Zihin, Zihniyet
Atlet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşucu
Susmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sükût Etmek, Kesmek
Usta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Cambaz, Ehil, Erbap, Mahir, Sanatkâr, Üstat
Yük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bagaj, Kargo, Külfet, Ağırlık, Denk, Engel, Eşya, Gaile, Yüklük, Ödev
Kararlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli, Azimli, Ölçülü
Yüz Kiri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüz Karası
Yerey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arazi
Oğur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fırsat
Tekdir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azarlama, Paylama
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.