Harçenk kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yengeç
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Diyanet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinişleri, Dinselcilik, Din, Din İşleri, Dindarlık
Ayrıcalıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmtiyazlı
Bundan Sonra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artık
Basmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bürümek, Çap Etmek, Çökmek, Kaplamak, Örtmek, Tabetmek, Vurmak
Emirname kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buyrultu
İttihat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birleşme, Birlik Kurma, Bir Olma
Günçiçeği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayçiçeği, Güne-Bakan, Gündöndü
Açılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşalmak, Genişlemek, Bollaşmak, Delinmek, Yırtılmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Hab kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyku
Düz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Sade, Pürüzsüz, Alan, Bozkır, Direkt, Ova, Yalçın, Yalın, Müstevi
Satir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yergi
Konsonant kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ünsüz
İddia kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sav, Taslama, İnat
Boş Kafalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz
Siyahımsı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karamsı
Bir Nebzecik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küçücük
Debboy kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Depo
Zikrolunan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mezkûr
Raks kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dans; Salınım
Suikast kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Komplo, Yağınma, Yağınç
Erden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakire, El Sürülmemiş
Üstü Kapalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirsiz
Erişmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nail
Cazibedar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekici
Ödev kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vazife, Borç, Zorunluluk, Vecibe, Mükellefiyet
İrinlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İltihaplanmak
Sergi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekspozisyon, Teşhir, Gösterim, Kilim, Yaygı
Fırtına kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
Irakgörür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dürbün, Teleskop
Kötürüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturak
Vesikalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belgeli, Ersek
Barlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Velut
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.