Hanende kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Okuyucu, Şarkıcı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tehlikeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Ciddi, Korkulu, Kötü, Netameli
Cesim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, İri, Kocaman
Taaccüp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaşma
Hesaplıca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplı
Usanç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bıkkınlık, Sıkıntı, Üzüntü, Bıkma
Bevliye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İdrar Yolları Hastalıkları, Üroloji
Kakırdak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıkırdak
İncitici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Keskin
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Yaraşan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Layık, Yaraşıklı
Zehirlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağılamak, Sokmak
Önder kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başçı, İmam, Lider, Öncü, Rehber, Şef, Yolbaşçı
Tahrik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtma, Kımıldatma, Hareket Ettirme, İşletme
İtenek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Piston
Kemik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mızrap, Sümük
Mezuniyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitirme, İzin, Yetki
Hayvan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yılkı, Döngül
Sırdaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahrem, Gizdeş, Sır Ortağı
Bilcümle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Hep, Kamu
Vazgeçirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sökmek
Komut Vermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emir Vermek
Heccav kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yergici
Duralamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duraklamak
İnce Yapılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Narin, Nazik, Zayıf
Keşfetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulmak, Açımlamak
Gedikli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daimi, Kıdemli, Sürel, Temelli
Çağrılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davetiye
Anıtsal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli
Kama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hançer, Takoz
Mukassır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fail
Terviç Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Desteklemek
Ezmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yassıltmak, Hırpalamak, Parçalamak, Çiğnemek, Çommak, Dövmek, Harcamak, Kahretmek, Kısmak, Öğütmek, Yenmek
Çim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alak Otu
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.