Gına kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Usanç, Bıkma, Bolluk, Yetinme
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Haysiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değer, İtibar, Onur, Saygınlık, Şeref, İtibar, Yalım, Iz Saygısı, Aygınlık
Zenci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Siyahî, Kara Derili
Söve kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çerçeve
Melodi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beste, Ezgi, Nağme, Şarkı, İlahi
Vakarsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onursuz
Rövanş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkinci Oyun
Kısım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Hisse, Bölük, Kesim, Kol, Fasıl, Hizip, Parça, Takım
Havi Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçermek, İhata Etmek, Kapsamak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Daralmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkılmak, Sıkılaşmak, Bunalmak, Azalmak, Küçülmek, Zayıflamak
Bölüşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üleşmek, Paylaşmak, Taksim Etmek
Terbiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edep, Eğitim, Görgü
Kolon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sütun
Yakalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazanmak
Sergen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cam Bölme, Dolap, Vitrin, Raf
Ergin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetişmiş, Olgunlaşmış, Reşit, Kemale Gelmiş
Uğunmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katılmak, Savsaklamak
Sivrilme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temayüz
Ir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şarkı, Hava
İntibak Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alışmak, Uymak
Dalgı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gaflet, Aymazlık
Banyo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hamam, Yıkanma, Çimme, Yunak
Hoyrat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lakayıt, Selikasız, Kaba, Kırıcı Ve Hırpalayıcı
Çatı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bina, Dam, Kurgu
Haşlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paylamak, Azarlamak, Dalamak
Redüktör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İndirgeç
Stok kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığım, Yığılım, Yığımlık, İstif Edilmiş
Sezgi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feraset, His, Tehaddüs
Sosyo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplumsal
Meşum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuz
İzobar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşbasınç Eğrisi
Hemşehri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Memleketli, İldeş, Bölgedeş
Duraksama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tereddüt
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.