Güya kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sanki, Sözde
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Averaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayı Farkı, Ortalama
Çift kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkili, Çifte, Eş, Koşa
Gizletmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saklamak
Etrafını Alarak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çepçevre, Çepeçevre
Akyuvar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lökosit
Kabahat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suç, Kusur, Hata, Töhmet
Sinonim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eş Anlamlı, Anlamdaş, Müteradif
Mütezayit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artan, Çoğalan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Zamkinos Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçmak
Konuşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diyalog, Söyleşmek, Danışmak, Sohbet Etmek, Söz Söylemek, Söz Etmek, Bahsetmek
Ağır Küre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Barisfer
Uçmuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uçuk
Yapıştırıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapışkan
Dermatolog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deri Hastalıkları Uzmanı, Cildiyeci
Bahusus kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hele, En Çoğu, Özellikle
Dış Alım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İthalat
Fıtri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğuştan, Yaradılışsal, Yaradılıştan
Yüz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ismarlamak, Göçürmek, Havale Etmek
Palazlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrileşmek, Büyümek, Gelişmek, Varlanmak
Biteviye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekdüze, Sürekli, Yeknesak, Boyuna, Aynı Biçimde
Sarkmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sallanmak, Uğramak
Budak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dal
Katiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesinlik
Ödence kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tazminat, Fariza, Vecibe
Birleştirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulamak
Buluş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İcat
Çağlayık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Kaynarca
Halihazır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şimdiki Durum, Bugünkü Durum
İncimiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırgın
Ürkmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkmak, Çekinmek, İrkilmek, Yılmak
Müzakere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Konuşma, Mütalaa, Danışma
Ceht kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çaba, Gayret, Çabalama
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.